26 Mayıs 2013 Pazar

Gazneliler ve Abbasi Halifeliği


Sultan Mahmud, ilk zamanlarda Abbasi halifeliği ile iyi ilişkiler içerisinde bulunmaya önem vermiş ve Sâmânîlerin tanımadığı el-Kadir Billâh’ı halife olarak tanımıştı.

 Bu durumdan memnun kalan halife de bir yandan sultana hil’at ve hediyeler gönderirken diğer taraftan onun Hindistan seferlerini ilgiyle takip ederek çeşitli ünvanlar vermekteydi. Buna karşılık Fâtımi halifesine hiçbir şekilde itibar edilmemiş, ona taraftar olanlar şiddetle takip edilirken gönderdiği elçi bile   yargılanarak idam edilmiştir. Tabii olarak bunlar Abbasi halifesini memnun etmekteydi ki, Sultan Mahmud’a Nizâmü’d-Din, Nâsırü’l-Hakk lakabları verildi.



 Semerkand’ın Mahmud’a bırakıldığını bildiren bir fermanın verilmemesi üzerine halife ile Gazneliler arasında ilk ihtilaf ortaya çıktı. Mahmud, Bağdat’ı yerle bir etmekle tehdit ederken bir başka olay ilişkileri iyice gerdi. 1024 yılında Horasan hacılarının emiri olarak görevlendirilen Nişabur’un önde gelen ailelerinden Mikail oğullarından Hasenek’in dönüşte Suriye ve Filistin’i tercih etmesi sebebiyle Fatımiler tarafından hararetle karşılanıp pek çok hediye ve hilat verilmesi Abbasi halifesi tarafından hoş karşılanmamıştır. Kadir Billâh, bunun Sultan Mahmud’un bir tertibi olmasından ve bir Gazneli-Fâtımî yakınlaşmasından şüphelenmişti.

Nitekim Abbasî halifesi bu sebeple Hasenek’in Karmatî olduğunu öne sürerek idamını istedi. Sultan Mahmud bu iddiaya son derece kızmış ve saçma bulmuştu. Ancak elçilerin gidip gelmesinden sonra, Abbasî halifesini tatmin etmek için Fatımî halifesinin Hasenek’e verdiği hediye ile hil’atler Bağdad’a yollanmış ve 1025’de halkın önünde yakılmıştır.

 Bu olaya son derece canı sıkılan Sultan Mahmud ölünceye kadar halifeye karşı içinde gizli bir nefret besledi. Sultan belki de bu nefretin tesiriyle bir müddet sonra Hasanek’i vezir yaptı. Bu olay, halife ile sultanın arasını daha da çok açacak nitelikteydi. Ona rağmen Sünnîliğin tam bir koruyucusu olan Sultan Mahmud, dâima halifenin ismini paralarının üstüne bastırmaya seferlerinden sonra elde edilen ganimetten Bağdad’a hediyeler göndermeye ve fetihnamelerde kendisini bu inancın bir savaşçısı olarak takdim etmeye büyük özen göstermiştir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder